Kadın Dediğin
Kadın dediğin güzel kokmalı, güzel bakmalı, güzel gülmeli, şık olmalı, iyi yemek yapmalı, kadın dediğin şöyle olmalı böyle olmalı. Ne ki bu kadın? Elle tutabiliyor muyuz? Gözle görebiliyor muyuz? Soyut bir şey mi? Kaç gram? Kilogram mı yoksa? Ne kadar eder ki bir kadın? Hey garson bana bir porsiyon kadın getirir misin? Ne acı kadınları araç gibi düşünmek? Ne büyük bir acı! Yanlış yola giren/girmeye mecbur kalan/kaldırılan kadınlar için gelen adamların üzerlerindeki kıyafetlerinin, o kadınlardan daha pahalı olması ne acı! Bu durum zaten bambaşka of her şey ne kadar kötü ya. -Yeteeeeer! Kim uyduruyor bu zırvalıkları? Kim? kim? Kimler mi? Aynaya tahammülü olmayan insanlar. Kendimizi prens zannetmiş prensesimizi arıyoruz! Ne büyük ahmaklık. Biz kimiz ki? Biz kendimize baktık mı ki? Ne bu bizim kendimizi beğenmişliğimiz? Ne bu kendimizi mükemmel görüşümüz? Kadın, erkeğin gelincik çiçeğidir demiş hazreti peygamber. Yani narindir, hassastır. Sevmek gerek azizim güzel sevmek, severken kırılacakmış gibi korkarak gezdirmek gerek elleri yârin yüzünde.
Metruk...
Hiç yorum yok: