Son Paylaşımlar
recent

Ah

Ah

Benim de kardeşimin bisikleti var ama sürmemiz uzun sürmüyor.
Çünkü bizim orda çok diken var. Bir arkadaş grubunda bir çocuğun bisiklet yarışlarına katılacağı, takımlarını alıp kilometrelerce yol yapıp eğleneceğini söylemesi, diğerinin pahalı bisikletiyle her gün saatlerce bisikletini sürdüğünü söylemesi ve sonra diğer çocuğun gülerek bu cümleyi sarf etmesi ne kadar acı, o gülme ne kadar buruk değil mi? Evet böyle bilmediğimiz ama bu durumda olan bisiklete dahi binemeyen bir sürü kardeşimiz, arkadaşımız, insanımız var. Ama biz bunların hiçbirinden haberdar bile değiliz. Dünya yansa ateşinde ızgara yapmayı düşünecek insanlarla çevrili hayatımızda böyle insanların varlığından dahi haberdar değiliz. Biz her sabah önümüze konan kahvaltımıza söyleyecek bir şeyler bulurken, bir yerlerde sabah ağzına götürebilecek iki lokma bulmaya çalışanlardan bihaberiz. Salıncaktan salıncağa, tahterevalliden tahterevalliye koşup düştüğünde canı acıyacakken, ne yaptığını bilmeden 2 kuruş para için bir kaç şerefsizin buyruklarını büyük bir adam edasıyla yaparken akranlarını görüp kendisinin öyle olamadığına canı yanan el kadar çocuklardan ne kadar haberdarız? Haberdar olduklarımız için neler yapıyoruz? Ne yapabiliriz ki zaten bunu da pek biliyor sayılmam. Ama her gün yaşlı yaşlı teyzelerin ellerinde poşetlerle evlerine götürecek iki kuruş için o yaşlarında dolaştıklarını, el kadar çocukların küçücük ayaklarıyla oradan oraya gittiklerini görüp içimizin parçalanmasından başka bir şey yapamıyoruz. Kopmasına kopsun sorun değil ama keşke bizden kopanlar başkasına yardım olarak gitse de biz de içimizin yanmasına bir yandan sevinsek. Ah ulan ah...


Metruk…

Hiç yorum yok:

Blogger tarafından desteklenmektedir.