Ülkemin Canım Kışı
Çisil çisil yağan yağmur
Toprağın merhamet dolu bağrına düşen
Kar tanelerine bırakıyor yerini...
Yapraklar solgun,yapraklar yorgun
Öyle işte gönül misali...
Bir başkadır benim ülkemde kış...
Yolları yüreğinin ortasına
Gümüşten kanaklara kanaviçe edilmiş
Altından birer nakış...
Sevda da güzeldir bu mevsimde
Sevda güzeldir
Senden
Benden
Yaradılanı varadenin yolunda
Sevda güzeldir herşeyden öte..
Geçmişin hasretini kalbim acırcasına
Hissediyor derinden..
Kömür kokulu salonların
Üzeri kestane çıtırtılarıyla süslenen sobaların
Aratıyor,toprak gibi
Hasret gibi
Bir manolya gibi kokan anaların..
Başkadir benim ülkemde kış...
İlmi Çin'de dahi olsa arayan
Arayıp bulmak için kilometrelerce yol alan
Çantalarında kuşlara yetecek kadar azık
Soğuktan çatlayan eller
Nemli havadan buğulanmış gözler
Öğrendiği tek heceden dahi mutlu olup
Sıcak İbrahim sofralarına doğru
Ayak kemiklerinin sızıltısıyla ilerleyen
Çocuklar,gençler...
Üzülme nimetini kuşlara benzettiğim
Gülüşüne şiirler mısralar işlediğim
Merhametin ve sevdanin timsali çocuk!
Kuşlarda az yer amma
Kanatlarıyla çırpına çırpına
Dünyayı gezer...
Başkadır benim ülkemde kış...
Zindanları bile haşim havalarda merhamet kokar
Demir parmaklıklar ardında ki gözler
Evladını,anasını,yarini arar...
Çalı süpürgelerinin her çıkardığı sese boyun büken
Tenlerinin soğuktan morardığı
Ekmek kapısından hakkıyla
Evine ekmek götüren,
Alın terinin ne olduğunu,nimetin ne olduğunu
Bağlılığın,sahiplenmenin ne olduğunu
Yüce fakültelerin öğretemediğini öğreten
Asıl yüce insanların
İmdadına koşan kahvehane çıraklarının
Cürmündeki merhamette yatar benim ülkemde kış...
Benim ülkemde kış;
Mermahettir
Sevdadır
Özlemdir
Gözyaşıdır
Candır
Canandır
Yardır
Yarendir...
Herşeyden,herşeyden öte..
Bir başkadır benim ülkemde kış...
Sözkan
Hiç yorum yok: