Cumhuriyet ve Bayram

Cumhuriyet: Milletin, egemenliği kendi elinde tuttuğu ve bunu belirli süreler için seçtiği milletvekilleri aracılığıyla kullandığı yönetim biçimi
"Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Atatürk'tür.

Bayram: Millî veya dinî bakımdan önemi olan ve kutlanan gün veya günler.

TDK’ böyle diyor bugünü anlatan iki kelimeye. Bu güzel günde anlatılmak istediklerim birkaç kelimeye sığamayacaktır. Ancak bu iki kelimenin mana ve muhtevasını incelemeye ve anlatma çalışacağız.

Milletin, egemenliği kendi elinde tuttuğu fakat egemenliğe üst seviyeden gem vurulduğu bir süreçten geçiyoruz. Egemenliğin tek bir gruba ait olamayacağını anlatmak ve yaşatmak ; farklı dini ,kültürel ve ırksal bir yapının çatısı olan Türkiye Cumhuriyet’i; ebediyen kardeşliği ,birlik ve beraberliği Ulu Önder’imizin yolundan giderek sürdürmek zorundadır. 

Egemenliğe vurulacak kurşuni gemleri milletçe atlatabilsek bile adalet ve hukuk gibi yüzyılları alan bir sisteme vurulacak gemlerde, milletçe bertaraf edilmelidir. İnsanoğlu mücadele etmek için yaratılmıştır ve mücadelesi ölene kadar devam edecek bir yaşantının müdavimidir.

Bayramlar ise mutlulukların simgesidir. Gözyaşlarını merhametle silen bir eldir adeta. İçimde fırtınalar koparak söylüyorum şimdi. Söylemek istemezdim ,yazmak istemezdim fakat mum tahtaya dayandı… 

Buruk ve intizar dolu artık bayramlar.

Kan ve gözyaşlarının esiri!

Bayramlar özeldi, bayramlar güzeldi, şimdilerde evet buruk geçiyor bayramlar.

Memleket dert dolu, memleket gözyaşı dolu, duamızdır eski güzel bayramlara koşa koşa gidelim…

Ve şu dizelerle kutluyoruz bu Aziz Milletin Aziz Bayramını...

Umutlu gözlerle ufka bakan bir şarkıda olsa

Ay ve yıldız nasıl olurda dans eder Yavuz’da

Cumhuriyet dedik Bayram dedik tek bir ağızla

Kutlu ol, büyük ol, aziz ol !

Kan akıtırız yine uğruna ,canla  başla…

Ruhun Şad Olsun Ulu Önder.

Ruhunuz Şad Olsun Aziz Şehitler…

Galat-ı Meşru Ailesi